Çocuklarda Konuşma Problemleri

Küçük çocuklar, öfke nöbetleri ve diğer davranış sorunlarında bir numaradır. Onların sizi dinlemesini ve dediklerinizi yapmaları için neler yapmanız gerektiğini biliyor musunuz?

Mayo Clinic'te yer alan habere göre, yaşam yürümeye yeni başlayan küçük çocuklar için sinir bozucu olabilir. Bu yaştaki çocuklar sık sık artık birey olduklarını göstermek için sizin istediğiniz şekilde hareket etmez. Bu durum, kolayca öfke nöbetlerine ve yanlış davranışlara yol açabilir. Fakat çocuğunuzu sevgi, ilgi, cesaret, övgülerle destekleyerek çocuğunuza iyi davranışlar öğretebilirsiniz. Bu pratik tavsiyelere uymayı unutmayın:

Sevginizi gösterin: Kucaklamalar, öpücükler çocuğunuzun güvenini tazeleyecektir. Sık sık övgü ve nezaket çocuğunuzun kurallara uyması için onu motive edebilir.

Çocuğunuzu anlayın: Çocuklar büyürken, belirli kişisel özelliklerini gösterecektir. Bunlardan bazısı öğrenilirken, diğerleri de genetiktir. Çocuğunuzun gelişen kişiliğine saygı gösterin ve onlardan sizin gibi olmalarını beklemeyin. Bunun yerine, kişiliğini geliştirirken kendisini güvende hissetmesine yardımcı olacak yollar bulun. Güçlü bir iradeye sahip olan çocuk gayretlidir, azimlidir.

Kuralları en aza indirin: Çocuğunuzu kurallara boğmaktansa, çocuğunuzun güvenliğini sağlayacak kuralları önem sırasına göre dizin. Evinizi çocuğunuz için daha güvenli hale getirerek çocuğunuzun kurallara daha kolay uymasına yardım edin.

               Çocuklarda ateş

Çocuklarda ateş ile ilgili diğer makaleler


Çocuklarda ateş

Bebeklerde Atesle Gelen Havale
Çocuklarda Yüksek Ateş
Tüm Aşılar
Bebeklerde Ateşli Havale
Tifo ve Paratifo
Tifo
Çocuklarda Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları
Doğumsal Kalp Hastalıkları
Verem
Çocuklarda baş ağrısı
Miyozitler
Baş Ağrısı (çocukta)
Çocuklarda Öğrenme Güçlüğü (Disleksi)
Suçiçeği
Aşılar
Çocuğunuza verdiğiniz ilacı tanıyormusunuz
Çocuklarda Tikler
Boğmaca hastalığı
Su Çiçeği ve Zona zoster
                                                             

Çocuklarda ateş ile ilgili diğer haberler
Üst Solunum Yolu Enfeksiyonlarında Havale Riski

Ateşli çocuğunuzu soğuk duşa sokmayın
Kene Isırdığında Ne Yapalım?
Çocuklarda Bel Ağrısını Önemseyin
Mesleki Astım En Çok Fırıncıları Tehdit Ediyor
Türkiye'de Her Yıl 3 Bin Çocuk Kanser Kıskacında
Böbrek Hastalıkları
Domuz Gribinde Aşılama Yüzde 80'leri Bulmalı
Çocuklardaki Kalp Hastalıkları
Antibakteriyel El Temizleme Sıvıları Uyarısı
Çocuklarda Obeziteye Dikkat!
Bebekleri Boğmacadan Korumanın Yolu Büyüklerin Aşıl...
Ev Kazaları Çocukların Ölümüne Yol Açabilir
Okul Çağındaki Çocukların Beslenmesi
Çocuk Yaşlarda Hububat Tüketen Erkek Obez Olmuyor
Çocuklarda ateşe dikkat!
Havalar Soğudu Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları Arttı
Çocuğun Saçlarının Uzatılması Büyümeyi Engellemiyor
Şişmanlığın Nedeni Hareketlilik Değil Büyük Poris...
Emzirme Anneyi Kalp Hastalıklarından Koruyor



Diğer konular:

6.Hastalık (Roseola Infantum)


Allerik Astım

BADEMCİK VE GENİZ ETİ

Baş Ağrısı (çocukta)

BOGMACA

Botulism

Bronşiolit

Bronşit

Çocuğunuz Yemek Yemiyorsa

Çocuğunuza verdiğiniz ilacı tanıyormusunuz

Çocuk Ayakkabısı Nasıl Olmalıdır?

Çocuk Felci

Çocuk nörolojisi

Çocuk Psikilojisi ve Sorunları

Çocuk ve masturbasyon

Çocuklar cinsellik hakkında neler bilmeli?

Çocuklar için beslenme rehberi

Çocuklar ve İnternet

Çocuklara Tuvalet Eğitimi Vermek

Çocuklarda ateş

Çocuklarda baş ağrısı

Çocuklarda Cinsel Eğitim

Çocuklarda Düztabanlık

Çocuklarda Hiperaktivite ve Dikkat Dağınıklığı

Çocuklarda Horlama ve Sonuçları

Çocuklarda ishal

Çocuklarda İshal: Rotavirüs

Çocuklarda Kalp Hastalıkları ve Tedavisi

Çocuklarda Kalpte Üfürüm

Çocuklarda kasık fıtığı ve hidrosel

Çocuklarda Öğrenme Güçlüğü (Disleksi)

Çocuklarda öksürük

Çocuklarda Sinüzit

Çocuklarda Sinüzit

Çocuklarda Soğuk Algınlığı

Çocuklarda Tikler

Çocuklarda Tuvalet Eğitiminin Yaşı

Çocuklarda Üst Solunum Yolu Enfeksiyonları

Çocuklarda ve Gençlerde Yeme Bozuklukları

Çocuklarda Vitamin Eksikliği Belirtileri

Çocuklardaki Zehirlenmelere Yaklaşım

Çocukların Gece İşemeleri

Çocuklarla Seyahatte Bazı Püf Noktalar

Çocukta işitme kaybı

Difteri

Diş Çürüklerini Önlemek

Enürezis

Erken Ergenlik

Gece İşemesi

Havale (hastalıklar)

Kabakulak

Kekemelik (Akıcı Konuşma Bozukluğu)

Konjenital Adrenal Hiperplazi

Okul Korkusu

Orta Kulak İltihabı (çocukta)

Otizm

Parmak Emme

Polio: Çocuk felci

Raşitizm

Su çiçeği

Su Çiçeği Hastalığı

Su çiçeği Varicella

SuÇiçeği

Suçiçeği

Televizyon ve Çocuklar

Tırnak Yeme Alışkanlığı

Tüm Aşılar

Zatürre / Pnomoni


Çocuklarda ateş hangi hastalıkların göstergesi ...
3 dakika - 25 Tem 2007
uzmantv.com

Çocuklarda Ateş Yükselmesi - Çocuk Hastalıkları - Turkstudent

Çocuğun ateşi nasıl ölçülmeli?

çocuklarda ateş için videolar

çocuklarda boğaz enfeksiyonu

çocuklarda normal ateş

çocuklarda yüksek ateş

çocuklarda soğuk algınlığı



Sağlıkbilgisi.com Ana Sayfa
: Türkçe Sağlık Siteleri : Çocuk Sağlığı :
 
Çocuklarda ateş


Kış aylarında çocuklar; grip, anjin, bronşit gibi hastalıklara yakalanma riski ile karşı karşıya. Çocuklar açısından riski yüksek olan rahatsızlıklardan biri de zatürre. Peki çocuğun zatürre olup olmadığı nasıl anlaşılır?

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Esengül Keleş, hızlı solunumun zatürrenin ilk belirtisi olduğunu ve bebeğin basit bir üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmediğinin, zatürre olduğunun kanıtı olduğunu söyledi.

Sema Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Esengül Keleş, alt ve üst solunum yolu enfeksiyonlarının ortaya çıkmasında, havaların soğumasının, kış aylarıyla birlikte hava kirliliğinin artmasının, kapalı ortamlarda zaman geçirilmesinin etkili olduğunu söyledi. Keleş, üst solunum yolu enfeksiyonlarının genellikle sadece burun akıntısı, öksürük ve ateş şeklinde görüldüğünü, hırıltı, hızlı nefes alıp verme ve göğüste çekilmenin olması durumunda ise alt solunum yolu enfeksiyonlarının söz konusu olabileceğini ve hayatı tehdit eden bulgular oluşturduğunu vurguladı.

Dr. Esengül Keleş, zatürrenin bir alt solunum yolu enfeksiyonu olduğunu belirterek, "Temel olarak bebeklerin hızlı solunum yaptığından emin olabilmek için annenin kendi solunum sayısıyla karşılaştırma yapması gerekiyor. Hızlı solunum, zatürrenin ilk belirtisidir ve o bebeğin basit bir üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmediğinin, zatürre olduğunun kanıtıdır ve zaman kaybetmeden doktora başvurulmalıdır" dedi.

Hastalığın oluşumu ve gelişmesiyle ilgili de bilgi veren Dr. Keleş, "Zatürre, akciğer enfeksiyonu ya solunum yolları savunma sisteminin bozulması ya da fazla sayıda mikrobun vücuda girip savunma bariyerlerini aşması ve solunum yolları mukozasında hasara yol açması ile oluşur. Bu hasar sonucu bütünlüğü bozulmuş mukoza üzerinde bakterilerin yerleşip bozulmuş bariyeri aşması ve akciğer dokusuna ilerlemesi kolaylaşır.

Bakteriler istila ettiği akciğer dokusunda artan bir hasara ve bu bölgede iltihap oluşmasına yol açar. Böylece başlangıçta viral olarak başlayan enfeksiyon, daha ağır bir bakteriyel enfeksiyona dönüşmüş olur. Kimi zaman aynı hasarı virüsler bakterilerin iştiraki olmadan tek başlarına da yaparak viral zatüreleri oluştururlar" diye konuştu.

Zatüre tanısında özellikle küçük çocuklarda tek başına muayene ile tanı koymanın mümkün olamayabileceğini ifade eden Esengül Keleş, "Bu çocuklarda kan tahlili ve akciğer grafisiyle tanıya gidilebilir. Daha büyük çocuklarda dinleme bulguları yol gösterici olduğundan hekim için tanı koymak daha kolaydır. Tedavi hastanın durumuna göre ayaktan ya da yatarak yapılabilir; buna hastanın klinik ve laboratuar bulgularına göre hekim karar verebilir" dedi.

H.influenza gibi bazı çocukluk çağı aşılarının kızamık gibi zatürre etkenlerine karşı koruyucu olduğunu belirten Keleş, çocuklarda en sık zatürre etkeni olan pnömokoklara karşı 2 yaş altında kullanılabilecek pnömokok aşısı yaptırılması gerektiğini kaydetti.

Çocukları ve bebekleri sigara dumanına maruz bırakmamanın önemine de işaret eden Dr. Keleş zatürreye karşı alınabilecek diğer önlemlere ilişkin de, "Anne sütü alan bebeklerin her tür enfeksiyona karşı daha korunaklı olduğunu unutmamalı, bebeklerimizi mümkün olduğunca anne sütüyle beslemeliyiz. Çocuklarımızı hasta kişilerle temastan korumalı, enfeksiyonların sık görüldüğü mevsimlerde onları kalabalık ortamlarda bulundurmamaya gayret etmeliyiz" dedi.


Çocuklarda ateş
Çocuklarda Ateş

Ateşi Nasıl Kontrol Altına Alırız?

Çocuk ve bebeklerde ateş görüldüğünde evde alınabilecek basit ve temel önlemler önemlidir. Ateşin tedavisi yanlızca ateş düşürücü ilaçlarla değil, aynı zamanda uygun yaklaşımlarla desteklenmelidir. Bu destek yaklaşımlar ateş düşürücü kullanmak kadar önemlidir.

Ateşli bebeğin bulunduğu ortamın ısısı 21-22 C arasında tutulmalıdır. Oda ısısının ayarlanması için havalandırmalar ve vantilatörler kullanılabilir,ancak bebeğin direkt olarak hava akımının karşısında olmamasına dikkat etmek gerekir.

 

  • Çocuğun üzerindeki fazla giysiler çıkartılarak az ve gevşek giysilerle çocuğun ısısının düşürülmesine yardımcı olmalı.
     
  • Ateşli çocuğun kalori gereksinimi artar, bu nedenle aç kalmamasına dikkat ederek beslenmesi desteklenmeli.Ancak beslenme için aşırı zorlanmamalı.
     
  • Ilık suyla (29-32 C) duş yaptırmak veya ıslak bezlerle vücut ateşini kontrol edip sık sık ölçüm yaparak ateşin seyrini izlemeli.
     
  • Yüksek ateşte vücudun daha fazla sıvıya ihtiyaç duyması nedeniyle bol miktarda sıvı almasını sağlamalı. Verilecek sıvının çok sıcak veya çok soğuk olmamasına dikkat etmeli.
     
  • Doktorun tavsiye ettiği bir ateş düşürücü (antipiretik) kullanarak ateşi kontrol altında tutmalı.(Ateş düşürücüler çocuğun yaşına ve kilosuna bağlı olarak farklı miktarlarda kullanılırlar; bu nedenle bir hekime danışarak kullanılmalıdır.


    Ateşli Çocuğa Neler Yapılmamalı?

    Ateşi yükselen çocuklarda yapılması gereken bazı basit işlemler ateşi almakta çok yardımcı olurken bazı yanlış uygulamalarda tedavinin uygun olarak yapılmasını engellemektedir.

    Bu YANLIŞ UYGULAMALAR kısaca şöyle sıralanabilir :

     
  • Alkol ve sirke ile vücudu silmek
     
  • Üşüyebilir korkusu ile giysilerini çıkartmamak ve daha çok giydirmek
     
  • Çok sicak veya çok soğuk içecekler vermek
     
  • Yanlış ateş düşürücü kullanmak
    - Aşırı dozda veya eksik dozda ilaç kullanmak
    - Uygun aralıklarda ateş düşürücü kullanmamak
     
  • 12 yaş altındaki çocuklarda viral enfeksiyonlar olduğunda doktora danışmadan ilaç kullanmak.


    Acil Durumlar

    Ateşi yükselen çocuklarda ve özellikle bebeklerde aşağıdaki belirtilerden bir veya birkaçı ateşe eşlik ediyorsa zaman kaybetmeden bir doktora gidilmelidir. Çünkü ciddi bir hastalığın da belirtisi olabilen ateşe aşağıdaki belirtiler de eklenebilir ;

     
  • Ateş özellikle 2 yaş altındaki bebeklerde görülüyorsa
     
  • Ateş bebek ve çocuklarda 40 C'nin üzerinde görülüyorsa
     
  • Bebek ve çocuklarda ağlama, inleme ve dokunulduğunda huzursuzlanma varsa
     
  • Ateşin yanında uyku eğilimi varsa
     
  • Ciltte mor döküntüler oluşuyorsa
     
  • Zor nefes alıp verme başlıyorsa
     
  • Yutkunma güçlüğü çekiliyorsa
     
  • Daha önce "havale" geçirmiş ise
     
  • Genel göründüğünde kötülük varsa
     
  • Boyun kısmında sertleşme varsa
     
  • Devamlı kusma, diyare (ishal) oluyorsa


    Diş Çıkarma Dönemleri

    Bebek doğana kadar görülmemelerine rağmen dişlerin oluşumu doğumdan önce başlar. İlk dişler ana rahmindeki yaşamın altıncı haftasında ve ikinci dizini de beşinci ayda olmak üzere harekete geçer. İlk dişler yani süt dişleri genellikle 5.ve 10. aylar arasında çıkar ve 30.ayda da sonlanır. Dişlerin oluşumu ve çıkması normal bir süreçtir ve fizyolojik bir olaydır. Ancak diş etinde lokal doku değişikliklerine neden oldukları için bölgesel iritasyona yol açabilmektedirler. Bunun için diş çıkartma dönemlerinde hemen hemen her bebekte görülen başka problemler olmaktadır. Bu dönemde ;

     
  • Sert nesneleri ısırma isteği olur, diş etleri kaşınan bebekler bunu azaltmak için sert cisimleri çiğnemeye çalışırlar, bu da hassas diş etinin yaralanmasına neden olabildiği gibi o bölgede enfeksiyonlar için zemin hazırlayabilir
     
  • Acı hissi ve ağrı oluşur.
     
  • Salivasyon denilen aşırı tükürük ve salya salgılaması oluşur.
     
  • Uykusuzluk ve halsizlik olur
     
  • Huzursuzluk ve ağlama nöbetleri oluşur
     
  • Hafif veya orta derecede ateş oluşur. Buna kulak enfeksiyonları eklenebilir.

    Bütün bu belirtiler dişlerin çıkmasından sonra kısa sürede biter ancak diş çıkartma dönemleri aileler için oldukça rahatsızlık verici bir süreçtir.

    Ağrı ve acı hissini gidermek için lokal olarak anestezik ilaçlar kullanılabilir. Bebeğin diş etinde meydana gelebilecek enfeksiyonları önlemek için de antiseptik bileşikler faydalı olabilmektedir.

    Diş çıkarma döneminde görülebilen ateşin de giderilmesi için güvenilir bir ateş kesici olan parasetamol kullanılabilir.

    Bilinmesi Gerekenler

     
  • Çocuğun dişlerinin çıkmaya başladığı andan itibaren temizlenmesi gerekir ancak 3 yaşına kadar henüz fırça kullanma becerisinin olmadığından, 5 yaşına geldiğinde tam anlamıyla dişlerini fırçalayabilmektedir.
     
  • Genellikle çocukların diş kontrolleri 3 yaş civarında başlatılır.
     
  • Dişlerin çıkmasından sonra bebeklerin beslenmelerine daha da dikkat etmek gerekmektedir.
     
  • Şeker içeren maddeler karyojeniktir. Şeker bakterilerin etkisiyle ağızda çabucak asitleşir. Bu asit dişin dış tabakasını eritip diş çürümelerinden sorumlu bakterilerin çoğalmasına uygun ortam sağladığı için dişler çürür.
     






 


             Anne Çocuk






Haber365 Ana Sayfa
» Sağlık» Çocuklarda Konuşma Problemleri
Çocuklarda Konuşma Problemleri

19.12.2011 Pazartesi 17:58

Sağlık

 

Çocuğun psikososyal gelişimini etkileyen konuşma problemlerinin
nedenleri ve alınabilecek önlemler.

Çocuk ilk doğduğu günden itibaren sürekli olarak psikososyal gelişim
süreci içerisindedir. Dil gelişimi de belli ölçüde doğumdan itibaren gelişmeye başlar.
En ideal olanı çocuğun yaşına uygun konuşma becerisine sahip olması ve
bu yönde herhangi bir gelişimsel bir sıkıntı yaşanmamasıdır.

Çocuğun zamanında konuşması, psikososyal gelişimin aşamalarının
düzenli olması, çocuğun sosyal ilişkilerinin ve gelişiminin normal olması,
zeka ve öğrenme kapasitesinin normal seviyeye gelmesi,
ulaşması gereken gelişimsel dönemlere varması için önemlidir.

Genelde bütün çocukların konuşması ve dil gelişiminin olması için
yapısal olarak sinir sisteminin, sinir sistemi ile dil kasları arası yolların,
ağız - damak - dudak - diş yapısının doğuştan normal olması gerekmektedir.
Bunlardaki herhangi bir doğumsal sıkıntı ve eksiklik veya sonradan
oluşabilecek bozukluk, çocuğun konuşmasını negatif yönde etkileyecektir.

Konuşmanın gelişme süreçleri


12 aydan itibaren kelimeleri dile getirmeye başlar, 18 aydan itibaren de
cümle kurmaya başlar. Bu gelişim dönemlerinin çok gerisinde
kalan çocukların genel olarak konuşma yönünden incelenmesi gereklidir
. Çünkü gözden kaçırılacak bir durum çocuğun iletişim sorununa
ikincil olarak, normal zeka gelişimini, sosyal gelişimini kötü yönde etkileyecektir.

Bu arada bazı çocuklar hiçbir problemi olmadığı halde
geç konuşmaya başlamakta ve konuşma geç olmaktadır.
Burada anne babanın yapması gereken, belli bir süre bekledikten sonra
hala konuşmayan çocuklar için gerekli kontrolleri yaptırmak olacaktır.

Konuşma problemlerinin nedenleri


Konuşmaya negatif etki eden, yani geç konuşmaya neden olan
ya da istenen konuşma seviyesini engelleyen durumlar nelerdir?
Bunun en sık karşılaşılan nedenleri arasında zeka sorunları yer alır.
Zeka olarak yaşıtlarına göre geri olan çocuklar,
yaşıtlarından daha geç konuşmaya başlayacaklardır.

İşitme sorunu olan çocuklar dış dünyadan hiç bir ses işitmedikleri
ve uyaran almadıkları için konuşma sorunu onlarda da
yoğun bir şekilde olacaktır. Çocuğun konuşma mekanizmasının ve
yeteneğinin gelişmesi için dış dünyadan ses olarak uyarı alması,
bunları algılaması, yorumlaması, ayırt etmesi ve
bunun sonucunda ona benzer sesleri çıkartması süreci gereklidir

Konuşmaya negatif etki edecek diğer bir durum ise çocuğun
görme sorunu olmasıdır. Bu durum işitme sorunu kadar probleme
yol açmasa da çocuğun etrafında olup bitenleri görmesi,
nesneleri tanıması, isimlerini öğrenmesi, diğer çocuklara
uyum sağlaması açısından, görme özrünün olması
konuşma açısından sorun olabilmektedir.

Bir başka neden olarak sık havale ve epilepsi geçiren
çocukları örnek olarak verebiliriz . Bazı çocuklar normal konuşmaya başladıkları
halde, hatta bazı cümleler kurmalarına karşın geçirdikler
i havaleler ve epileptik nöbetler çocukların beynindeki işitme merkezi
veya ilgili bölümlerde zarara yol açarak , konuşma açısından
ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Bu nedenle anne babaların
çocuklarının havale geçirmesini engellemeleri önemlidir.
Bu durumu olan çocuklarda EEG (elektroensefalografi)
çekilerek kolaylıkla havale ye bağlı sorunlar tespit edilebilir.

Bir diğer neden olarak kendi halinde olan, çok fazla uyarı
almayan çocuklarda, geç konuşma ve iletişim sorunları olabilmektedir.
Çocuğun doğduğu andan itibaren insanlar arasında olması,
onunla konuşulması, sevilmesi, oyun oynanması onun gerekli
çevresel uyarıları alarak konuşmasını hızlandıracaktır. Diğer yandan
etrafında fazla insan bulamayan, kendi halinde kalan
çocuklarda bu gelişim geri olabilmektedir.

Yukarıda bahsedilen soruna paralel olarak özellikle 0-3 yaşta
izlenen televizyona bağlı olarak çocuklarda dış dünyadan kopma,
kendi halinde olma eğilimi, insanlardan ve insanlar arası
ilişkilerden uzaklaşma, nesneler ile daha fazla ilgilenme,
duygusal alışverişten vazgeçme, konuşmama, yaşıtları ile
ilgilenmeme, seslenince bakmama gibi bir durumun olduğu
bir psikiyatrik tablo gelişebilir. Buna bağlı olarak
çocukların konuşması gelişmez veya geliştikten sonra gerileyebilir.

Ayrıca evde konuşulan dilin niteliğinin bozuk olması,
model olacak kişilerin azlığı, yanlış öğrenmeler ve alışkanlıklar,
uyum problemleri, içe kapanıklık, kaza ya da benzeri şoklar,
dilin sürekli tartışma aracı olarak kullanıldığı huzursuz ortamlar
gibi durumlar da konuşma sıkıntılarının yaşanmasına neden olur.
Tüm bunların yanı sıra düzenleme bozuklukları,
yaygın gelişimsel gerilikler, kronik depresyon, çocukluk çağı psikozları
gibi birçok hastalıkta ve çok merkezi sinir sistemini
tutan hastalıklarda konuşma sorunları yaşanmaktadır.

Çocuğun konuşma gelişimini hızlandırmak için yapılması gerekenler

Çocuğa sevgi ve huzur dolu bir aile ortamı hazırlamak
Daha ilk hece ve sesleri çıkartmaya başladığında
söylediği sesleri ona tekrarlatmak
Çocuk ile ilgilenmek ve sevildiğini hissettirmek
Çocuğun bedensel ihtiyaçlarına (yemek, uyku, koruma, vb) cevap vermek
Çocuk ile yaşı ne olursa olsun sık sık konuşmaya çalışmak
Yaşına uygun bir şekilde onun ile oyun oynamak
Çocuk ile birlikte vakit geçirmek
Onun dengeli ve çeşitli beslenmesini sağlamak
Onun kendi haline kalmasına izin vermemek
Mümkün olduğunca yaşıtları ile birlikte oyun oynamasını sağlamak
İnsanlar arasında sık sık bulundurmak
Ona hikaye masal anlatmak, ninni söylemek
Onun size gönderdiği konuşma ve ses mesajlarına cevap vermek
Bir nesneyi eline aldığında onun ile ilgili ona bir şeyler anlatmak
Televizyon karşısında çok uzun süre kalmasını engellemek (0-4 yaş)
Onunla konuşurken ses tonunu iyi ayarlamak
Konuşurken cümleleri kısa ve basit tutmak
Onun işaret ile gösterdiği istekleri onunla konuşarak
yönlendirmek, anlatmasını sağlamak (yaşına uygun olarak)
Onun fikirlerine değer vermek onun ile sık sık
dertleşmek (yaşına uygun olarak)
Onun kendine güvenini artırmak
Onun sık sık sosyal ortamlarda bulunmasını sağlamak
Kalabalık içinde onun konuşmasını teşvik etmek
Çeşitli parmak oyunları oynamak (anaokullarında oldukça sık kullanılır.)
O konuştuğunda onu cesaretlendirmek, teşvik etmek
Onun yaşına uygun bir eğitim almasını sağlamak
Günlük belli bir zaman ayırarak resimler üzerinde bol bol konuşmak
Ondan yaşına uygun olarak hikaye, masal anlatmasını istemek
Konuşma zorlukları gördüğünüzde onun
dikkatini konuşma zorlukları üzerine çekmemek

 
 
SİTEME HOŞ GELDİNİZ TEŞEKÜR EDERİM YÖNETİM BABACAN1717 ___________________________
Bugünkü Ziyaretçiler : 147
___________________________
Toplam Ziyaretçiler : 358780
___________________________
Bugünkü Tıklanma : 172
___________________________
Toplam Tıklanma : 960841
___________________________
Ip Adresiniz : 3.140.185.147
___________________________
Yaşadığınız Ülke : T.Cus
___________________________
Hangi Sayfadasın : Çocuklarda KonuÅŸma Problemleri ___________________________


Google Arama
Sitemde Arama
BABACAN17
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol