KABURGA KIRIKLARI
Göğüs kafesi içerisinde kalp, karaciğer, akciğerler, dalak gibi hayati organlar ve vücuda kan taşıyan kalbe bağlı ana damarlar yer alır. Göğüs kafesinin her iki tarafında on ikişer tane kaburga, ortada sternum (iman tahtası kemiği) ile kas ve dokuların birleşmesiyle oluşan sağlam yapı tarafından bu hayati organlar korunur. Kaburga kemikleri sert ama esnektirler. Bu durum, hem iç organları korumak için gerekli sertlik ve sağlamlığı hem de nefes alış verişinde ve hareket esnasında gerekli olan esnekliği sağlar.
Göğüs bölgesini etkileyecek şekilde gelişen sıkışma, düşme, çarpma, darp gibi durumlar neticesinde, hareket ederken ve nefes alıp verirken ağrı artışı, dokununca hassasiyet ve çıtırdama sesi oluşması gibi belirtiler kaburga kırığı şüphesi doğurur. En sık nedenleri arasında düşme, rakiple temas içeren sporlar yaparken darp alma, trafik kazası geçirme ve diğer nedenlerle gerçekleşen şiddetli göğüs travmaları yer alır. Özellikle kemiklerin daha kırılgan olduğu yaşlı insanlarda basit çarpmalar hatta zorlayıcı öksürük ve hapşırmalar bile kaburga kırıklarına neden olabilir. Kaburga kemiklerinde kırık meydana gelmesi travmanın şiddetli ve ciddi olduğunu gösterir.
Birçok kaburga yaralanmasında sadece çatlaklar oluşmaktadır. Ağrılı olmasına rağmen kaburga çatlakları kırıklar kadar tehlikeli değildir. Çünkü kemik kırıkları meydana geldiğinde oluşan kırık parçaları akciğer gibi önemli iç organlara ve kan damarlarına zarar verebilir.
Çoğu durumda, ciddi olmayan kaburga kırıkları bir iki ay içinde kendiliğinden iyileşmektedir. Düzgün nefes alışverişi sağlanması ve zatürre gibi akciğer komplikasyonlarının engellenmesi için derin nefes alınabilmesi önemlidir.
KABURGA KIRIĞI NASIL BELİRTİ VERİR?
Kaburgada kırık olduğu aşağıdaki belirtilerden anlaşılabilir:
• Derin nefes alındığında göğüs bölgesinde ağrı oluşması
• Yaralı alan üzerine bastığınızda ya da vücudunuzu sağa sola çevirdiğinizde ağrılar oluşuyorsa kaburga kırığı olma ihtimali yüksektir.
Ne zaman doktora görünmeliDİR?
Eğer herhangi bir travma sonrası kaburga bölgesinde çok hassas bir bölge fark ederseniz ve derin nefes almakta sıkıntı yaşarsanız doktora görünmeniz gerekir.
Ayrıca göğüs bölgesinin orta kısmında birkaç dakikadan daha uzun süren basınç, dolgunluk veya sıkışma ile birlikte ağrı oluşması ve bu ağrıların omuz, kol ve göğsün diğer bölgelerine yayılması durumunda acil yardım çağırınız. Çünkü bu belirtiler kalp krizini işaret etmektedir.
NEDENLERİ NELERDİR?
Kaburga kırıklarına doğrudan etki eden faktörler olabildiği gibi tekrarlayıcı travmalar da kırıklara neden olmaktadır.
Doğrudan etkisi eden faktörler
• Motorlu araç kazaları
• Düşmeler
• Temas sporları
Tekrarlayan travmalar
• Golf ya da kürek çekme sporları
• Şiddetli ve uzun süreli öksürükler
KİMLER RİSK ALTINDA?
Aşağıdaki faktörler kaburga kemiklerinde kırılma riskini artırabilir:
• Osteoporoz (kemik erimesi): Osteoporoz, kemiklerin normal yoğunluğunu kaybettiği bir hastalık durumudur. Bu tür zayıflamış kemikler darbelere karşı daha savunmasız ve kırılmaya daha meyilli olmaktadırlar.
• Yapılan sporlar: Futbol, basketbol ve buz hokeyi gibi sporlar göğüs bölgesine darbe alma ve dolayısıyla kaburga kırıklarına neden olma riskini arttırırlar.
• Kaburgalarda kanserli lezyon varlığı: Kanserli lezyonlar kemikleri zayıflatarak kırılmalara daha duyarlı hale getirir.
KOMPLİKASYONLAR NELERDİR?
Kaburga kemiklerinde oluşan çatlaklar çok fazla komplikasyon oluşturma riski taşımaz fakat oluşan tam kırılmalar kan damarları ve iç organlara zarar verebilir. Risk de kırılan kaburga sayısı ile orantılı olarak artmaktadır. Komplikasyonlar hangi kemiklerin kırıldığına bağlı olarak değişir. Olası komplikasyonlar şunlardır:
• Aortta yırtık veya delinme: Göğüs kafesinin üst kısmındaki ilk üç kaburga kemiğinden biri ya da bir kaçının kırılması sonucu aort ya da diğer ana damarlarda yırtılma ve kopma yaşanabilir.
• Akciğerde delinme: Kırılan kemiklerin sivri ucu akciğere batarak delinmesine ve sönmesine neden olabilir.
• Karaciğer veya böbreklerde yırtılma: Alttaki iki sıra kaburga kemiğinde kırılmalar daha nadir görülmektedir. Çünkü bu kemikler göğüs kemiğine bağlı olan orta ve üst sıra kemiklere göre daha esnektirler. Esnekliği fazla olmasına rağmen alttaki bu kemiklerde kırılmalar olursa, kırık uçları dalak, karaciğer ya da böbreklere ciddi zararlar verebilir.
TESTLER VE TEŞHİS
Kaburga kırıklarında tanı konması için istenebilecek testler şunlardır:
• Röntgen: Az miktarda radyasyon kullanılan bir görüntüleme testidir. Tam kırılma olan vakalarda teşhis koymada kolaylık sağlar fakat taze kaburga kırıkları ve sadece çatlama olan durumlarda yetersiz kalmaktadır. Akciğerlerde sönme olup olmadığının görülmesi için de röntgen çektirilmesi yeterli olmaktadır.
• Bilgisayarlı tomografi (BT): Tomografi testi genellikle röntgen ile görülemeyen kırıkların ortaya çıkarılmasında başarılıdır. Ayrıca yumuşak doku ve kan damarı yaralanmalarını da BT ile görmek mümkündür. Bu teknolojide çeşitli açılardan gönderilen x-ışınları ile görüntü kesitleri alınır ve bir araya getirilir.
• Manyetik rezonans görüntüleme (MR): MR taramaları ile kaburga çevresindeki yumuşak doku ve organlarda herhangi bir hasar olup olmadığına bakılır. Ayrıca, daha ince kaburga kırıklarının saptanmasında yardımcı olur. Röntgen çekiminde kullanılan X ışınlarının yerine, MR çekiminde güçlü bir mıknatıs ve radyo dalgaları kullanılır. Çoğu MR cihazı büyüktür ve tüp şeklinde mıknatıs içerir. Çekim sırasında hasta tünele benzeyen MR cihazının içinde hareketli bir masa üzerinde yatar.
• Kemik taraması: Uzun öksürük nöbetleri gibi tekrarlayıcı travmalar ve stres kırıklarını görüntülemek için kemik taraması yapılması etkili olmaktadır. Taraması sırasında, az miktarda radyoaktif özel bir madde kan dolaşımına enjekte edilir. Özellikle kemiklerin iyileşmeye başladığı yerlerde toplanarak tarayıcı tarafından tespit edilmesini sağlar.
TEDAVİ VE İLAÇLAR
Çoğu kaburga kırığı altı hafta içinde kendiliğinden iyileşir.
Kullanılan İlaçlar
Derinden nefes alıp verirken çok fazla ağrı oluşması zatürre gelişmesine neden olabilir. Bu yüzden nefes alışverişinin olumsuz etkilenmemesi için iyileşme sürecinde ağrı kesici ilaç kullanılması gerekir.
• Reçetesiz ağrı kesiciler: Asetaminofen ve steroid olmayan “ibuprofen” ve “naproksen” gibi anti-inflamatuar ilaçlar tam iyileşme olana kadar rahatsızlıkları gidermede yardımcı olacaktır.
• Diğer ağrı kesici ilaçlar: Asetaminofen ve steroid olmayan diğer ağrı kesiciler etkili olmadıysa doktorunuz daha güçlü ağrı kesici ilaçlar reçete edecektir.
• Sinir blokları: Kaburga kırıkları nedeniyle oluşan ağrılar şiddetli ise ve ağrı kesiciler ile geçmiyorsa, kaburga çevresindeki sinirlere uzun süreli anestezi enjeksiyonu yapılması önerilebilir.
Tedavi
Geçmişte, doktorlar kaburgaların hareketsiz kalmasını sağlamak ve kırıkları sabitlemek için göğüs bölgesini elastik bandaj ile sararlardı. Ancak görüldü ki bu bandaj hastanın derin nefes almasını engellemekte ve zatürreye neden olmaktadır. Bu yüzden artık kaburga kırıkları için bu tür bir tedavi önerilmemektedir.
ÖNLEME
Kaburga kırıklarını önlemek için aşağıdaki önlemler alınabilir:
• Spor yaralanmalarına karşı kendinizi koruyun. Rakip oyuncu ile temas içeren sporları yaparken koruyucu kıyafetler giyiniz.
• Evde düşme riskini azaltmak için gerekli düzenlemeleri yapın. Evde ani düşme ve çarpmaları önlemek için zeminde ayak takılabilecek paspas ve halıları kaldırınız. Banyo yaparken kaymayı engelleyecek destekler bırakınız. Paspasların kauçuklu olmasına özen gösteriniz. Aydınlatmanın yeterli olmasını sağlayınız.
• Kemik erimesi (osteoporoz) riskini azaltın. Kemiklerin güçlenmesi ve kırılmalara karşı dayanıklı hale gelmesi için diyetlerinizde yeterli miktarda kalsiyum ve D vitamini bulundurmanız önemlidir. Ayrıca düzenli olarak yapılan egzersizler de kemiklerin güçlenmesinde ileriye dönük faydalar sağlar.
|